5 Mayıs 2024 Pazar

Dünya Basın Özgürlüğü Günü

 

Basın Özgürlüğü mü dediniz?

Mustafa Durmuş

5 Mayıs 2024


Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) tarafından hazırlanan 2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi, Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde (3 Mayıs), açıklandı. (1)

Endeks 2002 yılından bu yana her yıl düzenli olarak hazırlanıyor. Kuruluş 2021 yılında medya ve akademik dünyadan uzmanlardan oluşan bir grubun yardımıyla yeni bir metodoloji de geliştirdi. Buna göre, bu yıl 180 ülke ve bölge, “siyasi bağlam, yasal çerçeve, ekonomik bağlam, sosyokültürel bağlam ve güvenliği” kapsayan beş göstergeye göre analiz edildi.

Kuruluş bu yıl “medya özerkliğine destek ve özgür haber yapma hakkına saygıda endişe verici bir düşüş ve devlet ya da diğer siyasi ve ekonomik aktörlerden gelen baskıda artış” olduğunun altını çiziyor.

Bu durum, sıralamanın oluşturulmasında kullanılan bu beş gösterge arasında, küresel ortalamada 7,6 puanlık bir düşüşle en fazla gerileyen göstergenin “Siyasi Gösterge” (Alt Endeks) olmasına dayandırılıyor.

Basın özgürlüğünde dünya çapında gerileme yaşanıyor

Analiz edilen 180 ülke ve bölgeden 138’inde ankete katılanların çoğunluğu ülkelerindeki siyasi aktörlerin dezenformasyon veya propaganda kampanyalarına aktif biçimde dahil olduğunu söylüyor. 31 ülkede siyasetin basına müdahalesi ise “sistematik” olarak tanımlanıyor.

Rapor yazarları ayrıca, Ekim 2023’ten bu yana gazetecilere ve medyaya yönelik rekor sayıda ihlalin yaşandığı Gazze’deki savaşa özellikle atıfta bulunarak, “gazetecilerin korunmasını sağlamak için uluslararası düzeyde siyasi irade eksikliğinin” altını çiziyor. Rapora göre, en az 22’si gazetecilik faaliyetlerini yürütürken olmak üzere, 100’den fazla Filistinli muhabir İsrail Ordusu tarafından öldürüldü.

Türkiye “çok ciddi ölçüde kötü durumdaki” ülkelerden biri

Daha geniş eğilimlere bakıldığında, 36 ülkenin endekste en kötü kategoride - basının durumunun “çok ciddi ölçüde kötü” olduğu - yer aldığı görülüyor. Aşağıdaki haritadan da görülebileceği gibi Türkiye bu 36 ülkeden biri. Ayrıca 49 ülke “zor durumda ülke” kategorisinde ve 50 ülke “sorunlu ülke” grupta yer alırken, 45 ülke “tatmin edici” ya da “iyi” bir duruma sahip. (2)

Diğer yandan, Norveç sekizinci kez üst üste birinci sıraya oturarak bir kez daha listenin zirvesinde yer alırken, onu Danimarka ve İsveç takip ediyor. Basın için en baskıcı ülkeler olarak kabul edilen son üç ülke ise Afganistan (178’nci sıra), Suriye (179’nci) ve Eritre (180’nci). Raporda şu ifadeler yer alıyor: “Son iki ülke medya için kanunsuz bölgeler haline geldi ve rekor sayıda gazeteci gözaltına alındı, kayboldu ya da rehin tutuldu.”

Otoriterlik arttıkça basın özgürlüğü yok oluyor!

Aşağıdaki tablo 2024 yılında, 180 ülke arasında, 100 puan üzerinden ortalama 31,6 puan ile ancak 158’nci sırada kendine yer bulabilen Türkiye’de otoriterleşmenin giderek artmasıyla birlikte medyadaki çoğulculuğun ortadan kalktığını gösteriyor. Üstelik Türkiye geçen yıla göre Siyasi Endekste (gösterge) beş sıra ve Hukuk Endeksinde dört sıra daha gerilemiş bulunuyor.

 

2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi Alt Göstergelerinde Türkiye’nin Yeri

 

Genel Endeks

Siyasi Endeks

İktisadi Endeks

Hukuk Endeksi

Sosyal Endeks

Güvenlik Endeksi

Sıralamadaki Yeri (--/180)

158

 

 

165

 

165

 

150

 

150

 

155

 

Puanı (--/100)

31,6

 

20.02

 

28.91

 

37.38

 

37.05

34,63

 

Sonuç olarak

Temel insan haklarının, bütçe hakkının, işçi haklarının, kadın haklarının, farklı kimliklerin kültürel hak ve özgürlüklerinin ve genel olarak hukukun üstünlüğünün sürekli olarak aşındırıldığı, başta büyük medya olmak üzere iletişim ve propaganda kanallarının devletin, sermaye gruplarının ve sivil toplum olma özelliğinden uzak dini cemaatlerin doğrudan kontrolü altında olduğu bir ülkede basının özgür olması beklenemez.

Ülkedeki iktidar bloku iktidara yönelik eleştirileri önleyebilmek için, tutuklamalar, sürgünler ve devletin denetleyici örgütü konumundaki RTÜK ve İletişim Başkanlığı dâhil olmak üzere, her türden siyasal ve iktisadi baskı aracını kullanmaktan çekinmiyor.

Ülke halkları için büyük fedakârlıklara katlanmış olan sosyalist gazeteci Celal Başlangıç’ın, yaptığı eleştirel habercilik yüzünden, kendi yurdundan uzak bir ülkede sürgünde (Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde) hayatını kaybetmesi, aslında ülkedeki basın özgürlüğünün gerçek durumunu göstermeye yetiyor.

Dip notlar:

(1)  https://rsf.org/en/2024-world-press-freedom-index-journalism-under-political-pressure (3 May 2024).

(2)  https://www.statista.com/chart/13640/press-freedom-index (3 May 2024)

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder