Faiz
oranı artarken borsanın yükselmesi normal mi?
Mustafa
Durmuş
9
Eylül 2023
Normal koşullar altında, borsalardaki hisse senetlerinin
fiyatları ödenen temettülerin (kâr payı) uzun vadeli faiz oranına bölünmesiyle
belirlenir. Eğer temettü miktarı değişmezken faiz oranı artıyorsa şirketlerin
hisselerinin değeri (fiyatı), dolayısıyla da borsa endeksi düşer.
Ayrıca, hızla yükselen faiz oranları genellikle ekonomik
durgunluğa neden olur. Durgunluk sırasında kârlar düşer ve bu da temettülerin azalmasıyla
sonuçlanır. Daha düşük temettü ise şirketlerin hisselerinin borsa değerlerinin (fiyatlarının)
düşmesi ile neticelenir. Bu da endeksin gerilemesine yol açar.
Yukarıda özetlenmiş olan faiz-borsa endeksi arasındaki
bu ilişki küresel borsalarla ilgili olarak geçerliliği kanıtlanmış bir
ilişkidir.
Türkiye’de
durum farklı
Oysa aşağıdaki tablodan da görülebileceği gibi,
Türkiye’de Merkez Bankası faizlerinin son aylarda hızla yükseltilmesi
karşısında menkul kıymetler borsası da (BİST 100) yükselmesini sürdürüyor.
BİST
100 Endeksi ve MB Politika Faizi
|
23
Haziran 2023 |
21
Temmuz 2023 |
24
Ağustos 2023 |
8
Eylül 2023 |
Haziran
-Eylül artış hızı |
BİST
100 Endeksi |
5,583 |
6,688 |
7,492 |
8,368 |
% 50 |
MB
Politika Faizi (%) |
15.00 |
17.50 |
25.00 |
25.00 |
%
67 |
Buna eğer “yeni ekonomi yönetiminin başarılarından
biri gerçekleşiyor” demeyeceksek bu durumu nasıl açıklayacağız?
Körfez
sermayesi ve reel faizlerin negatif olmasının etkisi
Borsadaki bu hızlı yükselişin arkasında; döviz
cinsinden göreli olarak ucuz bir konumda olan borsaya, Mayıs’taki seçimlerin
ardından Körfez sermayesi kaynaklı yabancı yatırımcı girişlerindeki artışlar ve
faiz oranlarının Haziran’dan itibaren yüzde 67’ye varan oranda artırılmasına
rağmen hala enflasyonun gerisinde kalması gibi faktörler olabilir.
Nitekim yakınlarda açıklanan (2024-2026) Orta Vadeli
Programına (OVP) göre, bu yılın Haziran-Temmuz aylarında 1,7 milyar dolar olmak
üzere pay piyasasına son yılların en yüksek yabancı yatırımcı girişi gerçekleşti
(1) ve Batılı yatırımcının yerini giderek Körfez ülkelerinin yatırımcıları
almaya başladı.
Yani elinde dövizi olanlar için borsadaki TL cinsinden
kâğıtların göreli olarak ucuz olması ve buna karşılık mevduat faizlerinin
getirisinin enflasyonun gerisinde kalması (negatif reel faiz durumu) tasarruf
sahiplerini borsaya yönlendirmiş gibi görünüyor.
Ayrıca, borsadan elde edilen gelirlerin tamamının da,
sahiplerinin yerli ya da yabancı olması fark etmeksizin, gelir vergisinden
istisna tutulması borsaya yönelimi artırmış olabilir.
Halka
arzlardaki patlama
Ancak bir diğer ihtimal daha var ki bu da halka
arzlarla ilgili. Nitekim söz konusu OVP’ ye göre, 2023 yılının ilk yedi ayı
itibarıyla gerçekleştirilen 24 adet halka arzdan toplam 32,7 milyar TL hasılat sağlandı.(2)
Bu noktada, borsa endeksini yükseltmesi
bağlamında, geçen hafta yayımlanan iki
yazıdan söz etmek gerekiyor.
“Arsadan
borsaya…”
Bu yazılardan ilki Bahadır Özgür’ün borsadaki normal
dışı halka arz miktarı ile ilgili yazısı. Bu yazıya göre bu yılın ilk ayında
BİST’te 2 milyar dolarlık bir halka arz yapıldı.
Özgür yazısında bu gelişmeyi “Arsadan borsaya
memleketi silkeleyip duruyorlar” başlığı ile ayrıntılı biçimde açıklıyor ve
borsada halk arz edilen şirketlerin, buna uygun bir kârlılık yapısı olmamasına
rağmen, nasıl kolayca sayıları altı milyonu aşan bireysel katılımcılardan para
toplayabildiğini anlatıyor. (3)
“Tavan
çılgınlığı”
İkinci yazı ise Şebnem Turhan’a ait. Turhan, “Tavan
çılgınlığı' için uyarı!” başlığı altında; yatırımcı sayısının altı milyonu
aştığı Borsa İstanbul’a (BİST) son üç ayda iki milyona yakın yeni yatırımcının
giriş yaptığını, bu üç ayda en dikkat çekenin 14 halka arzın gerçekleştirilmesi
olduğunu ve en az iki, en fazla 11 tavan serisinin sağlandığını anlatıyor.
Turhan’ın yazısındaki “Temmuz ayı sonu itibariyle
yatırımcıların yüzde 62’sinin portföy büyüklüğünün 50 bin liranın ve yüzde 23’ünün
portföy büyüklüğünün 5 bin liranın altında olduğu” ayrıntısı ise son derece
önemli. Özetle, orta ve küçük ölçekli şirketlerin hisselerinin kolayca arz
edildiği borsada alıcıların azımsanamayacak bir kısmı küçük portföy sahiplerinden
oluşuyor. (4)
İşin aslı, halka arz edilen şirketlerin sahipleri
“ortak satışları” diye tabir edilen kendi hisselerinden satışlar yaparak ve
bunlara birkaç kez tavan yaptırarak milyonlar kazanıyorlar. Bu durum ekonominin
bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3,8 olarak büyümesine de yardımcı oluyor.
Sonuç
olarak
Üniversitelerin ekonomi ve işletme-finans
bölümlerinde, öğrencilere finans sektörünün ve sermaye piyasalarının amacının
işletmelere doğru olan finans akışını kolaylaştırmak ve sermayeyi en etkin
biçimde tahsis etmek olduğu öğretilir.
Teoride, bu piyasalar ancak bu amaçlara hizmet
ettiğinde ekonomi için faydalı olabilirler. Aksine, yüksek enflasyon ve hayat
pahalılığı altında düşük gelirleri yüzünden geçim zorluğu çektiği için ek gelir
yaratmaya çalışan küçük tasarruf sahiplerini “keriz” gibi silkeleyen mekanizmalara
dönüşen finansal piyasalar, faydalı olmayı bir kenara bırakın, bir asalak gibi
işlev görerek ekonomiye de zarar verirler.
Kısaca, İstanbul Borsasındaki son aylardaki hızlı
yükseliş, ekonominin sağlamlığının, şirketlerin kârlılığının gerçek anlamda ve
sürdürülebilir bir biçimde arttığının ya da küçük tasarruf sahiplerinin halka
arzlar aracılığıyla reel yatırımları fonlamakta olduğunun değil, teşvik edilen
finansallaşma ile birlikte ülkede “kumarhane kapitalizminin” giderek egemen
hale geldiğinin bir göstergesidir.
Borsadaki bu tuhaf yükseliş büyük olasılıkla
önümüzdeki yıl (yerel yönetim seçimlerinin ardından) duracak ve endeks benzer
bir hızla düşecektir. Bu gerçekleştiğinde ise bunun altında, o sözü edilen
küçük portföylerin sahipleri olan ve kurtuluşunu toplumsal mücadelede değil,
bireysel çabada ve kumarhane kapitalizmindeki
finans piyasalarında oynadığı kumarda arayan milyonlarca insan
kalacaktır.
Dip notlar:
(1) Orta Vadeli Program (2024-2026),
Eylül 2023, s. 15-16.
(2) Agr.
(3) https://www.gazeteduvar.com.tr/arsadan-borsaya-memleketi-silkeleyip-duruyorlar-makale
(30 Ağustos 2023).
(4) https://www.ekonomim.com/finans/haberler/tavan-cilginligi-icin-uyari-haberi (31 Ağustos 2023).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder