Trump, kripto para ve pompalanan
sahte umutlar
Mustafa Durmuş
8
Kasım 2024
ABD Başkanlık
seçimleriyle başlayalım.
Donald Trump’ın yüzde
51’in üzerinde oy alarak ABD Başkanı olduğu kesinleşti. Seçmenler bu seçimde Beyaz
Saray’ın dışında, ayrıca Temsilciler Meclisi ve Senato’yu da kimin kontrol
edeceğini ve başta kritik vergi ve harcama politikası olmak üzere, maliye
politikaları kararlarına kimlerin yön vereceğini de oyladılar. Buralarda da
Trump hakimiyeti sağladı.
Bu durum sadece ABD’de
değil, genelde dünyada, şaşkınlıkla olmasa da (zira beklenen bir sonuçtu),
endişeyle karşılandı.
Milyarderlerin damgasını
vurduğu seçim!
Aşırı sağcı-faşist
karakterli, göçmen ve doğa düşmanı, İsrail gibi saldırgan devletlerin ve
otoriter rejimlerin savunucusu Trump’ın yanı sıra, başta Elon Musk olmak üzere,
dolar milyarderlerinin kontrolündeki bir ABD’nin ve onun güdümündeki NATO’nun
dünyayı nereye sürükleyebileceğini kestirebilmek zor değil.
Seçim sonuçlarına en çok
sevinenlerin başında İsrail Başbakanı B. Netenyahu geliyor. Nitekim Netanyahu’yu
da kapsayan İsrail’in aşırı sağı, önde gelen tarihçilerin faşist olarak
nitelendirdiği bir dolar milyarderinin iktidara dönüşünü sevinçle karşıladılar.
2024 kampanyası sırasında Trump'ın açıkça desteklediği bir soykırım savaşı olan
Gazze Şeridi’ne yönelik İsrail’in yıkıcı saldırısına öncülük eden Netanyahu seçim
sonuçlarını şöyle yorumladı:
“Tarihin en büyük geri
dönüşü için tebrikler! Beyaz Saray’a tarihi dönüşünüz Amerika için yeni bir
başlangıç ve İsrail ile Amerika arasındaki büyük ittifaka güçlü bir yeniden
bağlılık sunuyor”. (1)
Seçimin çoklu etkileri
Kısaca, bu gelişmenin ülke
ekonomisi ve siyaseti, dünya siyaseti, ekonomisi, ticareti, jeopolitiği ve
küresel finansal piyasalar üzerinde ciddi etkileri olacaktır.
Örnek olarak, eğer Kongre
2017 Vergi Kesintileri ve İstihdam Yasası'nın (TCJA) süresinin dolmasına izin
verir de uygulamayı uzatmazsa, beyanname verenlerin yüzde 62’si yakında vergi
artışıyla karşı karşıya kalabilir. Diğer taraftan vergi indirimlerinin
uzatılmasının trilyonlarla dolarlık ilave bedeli olacaktır.
Keza hali hazırda neredeyse
1 trilyon dolara yaklaşan Pentagon’un savaş bütçesi Trump ile daha da büyürken,
halka dönük sağlık harcamaları ve sosyal transfer harcamalar kısıntıya
uğratılabilir.
Trump’ın dış politikası?
Trump Yönetimi’nin dış
politikası ise dünya genelinde, özellikle de Suriye, Filistin ve Ukrayna gibi
hassas bölgelerde ve otoriter isyanlarla ve/veya ciddi siyasi
istikrarsızlıklarla karşı karşıya olan diğer ülkelerde dramatik değişimlere yol
açabilir. Böylece;
İnsan hakları ve demokratik
normlardan geriye gidiş söz konusu olabilir. İsrail devletine olan destek artar.
Filistinlilerin sürece dahil edilmediği sözde “normalleşme” anlaşmaları gündeme
getirilebilir. Filistinli kurumlara yapılan ABD yardımlarında ciddi kesintiler
olur. İran’a olası bir İsrail saldırısına ABD aktif olarak katılabilir. ABD’nin
uluslararası yardım, afet müdahalesi ve iklim girişimlerinde daha fazla kesinti
söz konusu olabilir. (2)
Kripto para piyasası
coştu!
Seçim sonuçlarının belli olmasının hemen ardından finansal piyasalar
coştu. ABD doları, euro başta olmak üzere diğer ulusal paralar karşısında değer
kazanırken, S&Ps 500 Endeksi yüzde 1,23 yükseldi. Temel kripto para birimi olan
Bitcoin ise neredeyse 5,000 dolar birden değerlenerek (yüzde 7’nin üzerinde bir
artışla) 75,000 doların üzerine çıktı.
Elon Musk'ın Cumhuriyetçilerin Beyaz Saray kampanyasındaki önemli rolü
ve “şirketin önerilen vergi indirimlerinden ve kuralsızlaştırma hamlesinden
faydalanacağı” beklentileriyle, Musk’ın şirketi Tesla’nın hisseleri seçimin ardından yüzde15 yükseldi.
Böylece Musk'ın net serveti 16 milyar dolardan fazla arttı. Kısaca Musk seçim
kampanyası sırasında dağıttığı milyonlarca doları tek bir günde fazlasıyla geri
aldı. (3)
Türkiye’de kripto para cazibesi
Bu noktada Türkiye’deki kripto para piyasası ile ilgili bir parantez açalım. Öncelikle Türkiye’nin, internet kullanıcıları arasında kripto para sahipliği açısından yüzde 21,7 ile dünyada ilk sırada yer aldığının altını çizelim (4). Dünya ortalaması ise bunun yarısından az, sadece yüzde 9,7. Uluslararası finans merkezlerinden Japonya’da ise bu oran yüzde 5,7.
Türkiye’de toplam nüfusun yüzde 86,5’inin internet kullandığı dikkate
alındığında, çok ciddi sayıda yurttaşımızın kripto para piyasasında olduğu ortaya
çıkıyor. Aslında başta üniversiteli
gençler, bazı devlet memurları ve işçiler ve esnafın azımsanamayacak bir
bölümünün zamanlarının önemli bir kısmını kripto para piyasasında (ayrıca borsada
ve şans oyunlarında) oynayarak geçirdikleri biliniyor.
Diğer yandan dünyanın önde gelen finans merkezlerinden birine sahip olan
Japonya’da bu oranın Türkiye’dekinin neredeyse dörtte biri oranında olması son
derece düşündürücü.
Online kumar siteleri!
İnsanımızın sadece kripto paralar değil, aslında canlı (online) kumara
da oldukça düşkün olduğu anlaşılıyor. Öyle ki Türkiye’de internet
kullanıcılarının %11,4’ü online (canlı) kumar oyunlarına katılıyor. Bu oran,
dünya ortalaması olan %9,4’ün 2 puan üzerinde. Türkiye, bu alanda ABD’nin dahi üzerinde
(yüzde 11,1) bir yer bulmuş kendisine. (5)
İşçiler sahte umut peşindeyse…
Yakınlarda, eğitmen olarak katıldığım bir sendika temsilcisi eğitiminde,
bir gün önce bir işçi temsilcisinin önce amatör ligde ve aynı gün süper ligde
oynanan maçlarla ilgili olarak 9,000 TL’yi bulan bir para kaybettiğini, dahası
bu tür girişimlerin diğer işçiler arasında da yaygın bir durum olduğunu
öğrendiğimde doğrusu ne diyeceğimi bilememiştim.
Kripto para kazancından vergi alınmıyor!
Burjuva hukukunun kırıntısının dahi çok zor uygulandığı, sosyal adaletin
olmadığı, her türden kayırmacılık nedeniyle üniversite mezunu gençlerin kamuda
işe giremedikleri, ücretlerin açlık ücreti düzeyinde olduğu, toplumun üçte
ikisinin yoksul olarak kabul edildiği ülkede, başta gençler olmak üzere, düşük
gelirli herkes bireysel çabalarla ayakta kalmaya çalışıyor.
Buna karşılık, herkesin ikinci ya da üçüncü bir iş bulma şansının ve
bunu yapma gücünün olmadığı ülkede geriye tek yol olarak kumar ve benzeri
yollarla kısa zamanda zengin olabilme hayalini kurmak kalıyor.
Ayrıca bu tür manipülatif yönlendirmeler konusunda devlet önleyici
tedbirler almadığı gibi, teşvik edici de olabiliyor. Öyle ki Türkiye’de kripto
paralara yönelik bir vergilendirme mevcut değil. Mayıs 2024’te TBMM’ye sunulan
kripto para kanun teklifinden kripto paralara vergi çıkmadığı gibi, son torba
kanunda işlem vergisi alınabileceğine yönelik beklentiler de boşa çıktı. Bu
düzenlemenin seneye ertelendiği açıklandı.
Mevcut haliyle kripto varlıkların alım satımından ya da izin verilen
diğer kripto işlemlerinden vergi alınmıyor, sadece Sermaye Piyasası Kurulu
(SPK) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) için toplam
yüzde 2 oranında bir hizmet bedeli tahsil ediliyor.
Vergilendirmek mümkün
Oysa istenirse, kripto para alım satımından elde edilen gelirler Gelir
Vergisi kapsamına alınabileceği gibi, değer artışı olarak kabul edilebilir ya
da dijital varlık kapsamına alınarak, GVK madde 1’de tanımlanan 7 gelir
unsuruna bir “dijital varlık iradı” başlığı altında bir yenisi eklenerek,
bunlardan gelir vergisi alınabilir.
Keza kripto varlıkların vergilendirilmesindeki zorluklar ve
belirsizlikler ile kazancın tespiti ve denetimi alanındaki sınırlılıklar varsa,
ilk planda bu belirsizlikler giderilinceye kadar, kripto varlık alım ve
satımları üzerinden ayrı ayrı, bir geçiş süreci itibariyle, “işlem vergisi”
alınması da bir alternatif olarak düşünülebilir. (6) Ancak şu ana kadar bunların
hiçbiri yapılmadı. Aksine iktidar vergi yükünü halkın omuzlarına yüklemeye
devam ediyor.
İnsanlar neden bireysel kurtuluşa yöneliyorlar?
Faizin günah, kumarın yasak kabul edildiği, bu yöndeki dini söylemlerin
başat olduğu bir ülkede, faize benzer bir biçimde finans piyasalarından ya da
kumar sitelerinden para kazanmaya insanımızın yönelmesinin ya da
yöneltilmesinin ardındaki ekonomik, politik ve psikolojik faktörlerin açığa
çıkartılması gerekiyor.
Bu yönde bir öngörümüz; doğrudan neo-liberal ideolojinin “her koyun
kendi bacağından asılır”, “gemisini kurtaran kaptandır” gibi yerleşik inançları,
bireyciliği daha da teşvik ederek kullanması ve bunu son 22 yıldır neo-
muhafazakarlık adı altında pekiştirmesidir.
Kitlesel mülksüzleştirme, adaletsiz gelir politikaları ve emek karşıtı
sosyoekonomik politikalarla sermaye sınıfına, egemenlere gelir ve servet
transferi yapılırken, durumları giderek kötüleşenlere sahte kurtuluş reçeteleri
sunmak konusunda bu ülkenin muktedirleri çok mahirler.
Yıllar öncesinde “Cennet’ten arsa satanların”, bugün “sadece fakirlerin
Cennet’in en mutena yerinde ödüllendirilecekleri” yalanlarının yanı sıra; bu
dünyada zengin olmak isteyenler de borsalara, kripto paralara, iddia ve bahis
sitelerine yönlendiriliyorlar. Bu arada Milli Piyango düzenlemesinde olduğu
gibi, şans oyunlarından alınan vergiyi yarı yarıya düşürerek de yandaş
sermayeye daha fazla kazanç sağlıyorlar.
Bu yönelimin bir diğer nedeni de, kuşkusuz, 1989’da reel sosyalizmin
çöküşünün ardından, sosyalizmin bir kurtarıcı idea olarak gözden düşmesi ve
toplumsal kurtuluş yollarının (en azından) seçenek olmaktan çıkmasıyla ve işçi
sendikalarının içine düştükleri yozlaşmayla ilgili bir durum.
Sonuç olarak
Nedeni ne olursa olsun bu gerçeklik, başta sosyalizm olmak üzere toplumsal
kurtuluş mücadelesinin önündeki en büyük engellerden birini oluşturuyor.
İnsanlarımızı böyle sahte ve bireysel kurtuluş hayallerinden kurtarmadan
toplumsal bir devrimi gerçekleştirebilmek mümkün gözükmüyor.
Neo-liberalizmin en önemli ayağı olan finansallaşmanın mülksüzleri
getirdiği son nokta bu ve Trump’ın tekrar Başkan olmasıyla bu durum daha da
kötüleşecek gibi görünüyor.
Tüm dünyada Solun, emek, demokrasi ve barış güçlerinin özellikle de son
tahlilde gerici, otoriter popülizmin işine yarayan “mağdur anlatılarını içeren
söylemlerden kaçınması” ve kendi ürettiği toplumsal kurtuluş hikayesini, başta
manipüle edilmiş olan kesimler olmak üzere toplumun tüm kesimleriyle
buluşturması, onları ikna etmesi gerekiyor.
Dip notlar:
(1) https://www.commondreams.org/news/trump-declares-victory (6 November 2024).
(2) https://antiauthoritarianplaybook.substack.com/p/what-does-a-trump-victory-mean-for (6 November 2024).
(3) https://www.commondreams.org/news/tesla-stock-trump-win (6 November 2024).
(4) Dijital 2024: Global Overview Report, (January 2024) s. 181.
(5) Agr. S. 184.
(6) Vergi Konseyi Kripto Varlıkların
Vergilendirilmesi Çalışma Grubu Raporu, 2022, Ankara, s. 15.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder