BERMUDA
ŞEYTAN ÜÇGENİ: YOKSULLUK, YOLSUZLUK VE OTORİTERLEŞME (1)
Mustafa
Durmuş
17
Şubat 2019
Geçen hafta bu köşede yer verdiğimiz Oxfam raporuna
göre (1), artık dünyada eskisinden daha fazla dolar milyarderinin (toplam
sayısı 2,200) var olduğunu, üstelik bunların sadece 26’sının servetinin dünya
nüfusunun yarısından fazlası olan 3,8 milyar insanın servetine eşit bir servete
sahip olduğunu belirtmiştik. Öyle ki dolar milyarderleri sadece son bir yılda
servetlerini 900 milyar dolar artırmıştı.
Bu durumu bir şekilde açıklamak zorunda hisseden,
dünyanın en zengin ilk üç isminden birisi olan ve servetini ağırlıklı olarak
entelektüel mülkiyet gibi rant gelirlerinden elde etmiş olan Bill Gates,
Davos’tan attığı bir tweet ile “dünyada zengin sayısı artarken, aynı zamanda
yoksul sayısının da son 200 yıldır ciddi ölçüde azaldığını (yüzde 94’ten yüzde
10’a)” müjdeledi (2). Yani bu durumdan herkesin kazançlı çıktığını anlatmaya
çalıştı.
Kazın
ayağı öyle değil…
Kazın ayağının hiç de öyle olmadığını, yoksulluk
alanında çalışmalar yürüten bir araştırmacı olan J. Hickel, Gates’e The
Guardian gazetesinde verdiği yanıt ile gösterdi (3).
Şöyle ki Gates’in referans gösterdiği çalışmada
yoksulluk sınırı kişi başı günlük 1,90 ABD dolarının altında gelire sahip olmak
biçiminde tanımlanıyor. Bugün bu gelir ile temel gıda mallarının dahi
sağlanabilmesinin imkânsızlığı ortada. Bu nedenle de Hickel (bilimsel
araştırmaların da önerdiği gibi) bu sınırın günlük 7,40 ABD dolarına
çıkartılması gerektiğini ileri sürüyor. Böyle olduğunda yoksul sayısı
azalmadığı gibi, örneğin 1981’den bu yana 3,2 milyardan 4,2 milyara çıkıyor. Bu
dünya nüfusunun yüzde 58’inin yoksulluk sınırının altında gelir tükettiği
anlamına geliyor.
Üstelik dünyada herkese yetecek kadar tarımsal kaynak mevcut.
Dünya Gıda Örgütü’nün (FAO) bir raporuna göre (4), küresel tarım 12 milyar
insanı doyuracak büyüklükte gıda (kişi başına günde 2,200 kalori) üretme
kapasitesine sahip. Bu sayı mevcut nüfusumuzun neredeyse 2 katına yakın. Buna rağmen açlık nedeniyle günümüzde onlarca
milyon insan ölüyor. Her 5 saniyede 10 yaşın altında 1 çocuk, her gün 37,000
insan açlıktan ölüyor ve 8 milyara yakın dünya nüfusunun 1 milyarından fazlası kalıcı,
kötü ya da eksik beslenme nedeniyle harap olmuş durumda.
Sorun
yoksullukla sınırlı değil…
200 yılı aşkın bir süredir egemenliğini sürdüren
sanayi kapitalizminin insanlığı getirdiği nokta sadece devasa boyutlara erişen
gelir ve servet eşitsizliği ve beraberinde oluşan kitlesel yoksulluk olgusu
değil. Bu olgu büyük çaplı yolsuzluklar ve giderek artan otoriterleşme ve
demokratik hak ve özgürlükleri kısıtlayan yasaklarla birlikte yürüyor. Nitekim
son yıllarda dünyada ve Türkiye’de üzerinde en çok konuşulan konuların başında bu
konular yer alıyor.
Öyle ki küresel kapitalizmin meşrulaştırıcı organları
niteliğindeki IMF, Dünya Bankası ve OECD gibi kurumları dahi bu konuları gündemlerine
almak zorunda kalıyorlar. Biz de bu konuyu (farklı bir perspektiften) birkaç
bölümden oluşan bir yazı ile analiz edeceğiz.
Öncelikle, bu üç olgunun arasındaki ilişkinin gücü
kadar yönü de önemli. Çünkü her biri diğerinin ya da diğerlerinin hem nedeni,
hem de sonucu olabiliyor. Bu bağlamda “yoksulluk ve büyük çaplı yolsuzluklar mı
iktidarların giderek otoriterleşmesine neden oluyor, yoksa otoriter iktidarlar
toplumu daha fazla mı yoksullaştırıyor ya da yolsuzluklara bulaşıyorlar” soruları yanıtlanması gerekli sorular olarak
önümüzde duruyor.
Birbirine
muhtaç üçlü
Kesin olan bir şey var: Neo-liberal dönemde her üçü de
(özellikle de yazıda zaman zaman atıfta bulunacağımız Amerika Birleşik
Devletleri (ABD), Türkiye ve Macaristan gibi örneklerden de anlaşılacağı gibi)
bir arada yaşanıyor.
Örnek olarak, ABD
dünyanın en büyük ekonomisine, finans, sanayi ve ticaret yapısına sahip bir
ülke. Aynı zamanda bu ülke 2016 yılı itibariyle, yoksul nüfus oranı açısından yüzde 18 ile 38
OECD üyesi ülke arasında en yüksek yoksulluk oranında 3. sırada yer alıyor (5).
Trump’ın 2016 yılında ABD devlet başkanı seçilmesinden
bu yana bu ülkeye dönük yolsuzluk algısı ve rejimin otoriterleşme eğilimi de arttı. Öyle ki yolsuzluk algı puanı tek başına geçen
yıl 4 puan kötüleşen ülke göreli olarak en şeffaf ya da temiz sayılan ilk 20 ülke
arasında yer alamıyor (kendine 22. sırada yer bulabilmiş) (6). Yakınlarda ise Trump otoriterleşmede bir
adım daha attı ve Meksika sınırındaki sorundan hareketle ülkede olağan üstü hal
ilan edeceğini açıkladı.
Macaristan’da
2010 yılında Viktor Orbán’ın devlet başkanı seçilmesinden bu yana hem
yoksulluk, hem yolsuzluk algısı, hem de otoriterleşme eğilimi arttı. Yoksulluk oranı 2014 yılında yüzde 11’i
aşarken (23. sırada), yolsuzluk puanı 2013 yılından bu yana 8 puan kötüleşti ve
ülkenin şeffaflık puanı 46’ya geriledi (7).
Bu ülkede iktidar tarafından, özellikle göçmenlere
karşı olmak üzere yabancı düşmanlığı körüklenirken, emeğin köleleştirilmesiyle
sonuçlanacak bir yasa değişikliği yapıldı. Yılda 400 saate kadar fazla mesai yapılması
zorunlu hale getirilirken düşük ücretli esnek çalıştırma yaygınlaştırıldı (8).
Türkiye’de
ise 2013 yılından bu yana her üç göstergede de kötüleşme söz konusu. Ülke yoksulluk
konusunda 2015 yılında yüzde 17’yi aşan bir oranla OECD’nin en yoksul 5. ülkesi
konumuna sahip.
Yoksullaşma anlamında ülkenin bugün geldiği durumu ise
tanzim satış noktalarındaki ucuz (!) sebze-meyve sandıkları önünde yoksulların
oluşturduğu uzun kuyruklar, sınırlı sayıda istihdam için başvuru yapmak üzere
stadyumları dolduran binlerce işsiz ve üniversite mezunu olup da işe giremeyen
1 milyon 200 bin genç çok güzel özetliyor.
Yolsuzluk
Algı Endeksinde 9 puan kötüleşme
Ayrıca Türkiye, geçen yıl Yolsuzluk Algı Endeksinde
180 ülke arasında 9 puan ile Saint Lucia adlı küçük bir ülkeden sonra en fazla
puan kaybetti. Böylece son 5 yılda
ülkenin şeffaflık puanı 50’den 41’e geriledi ve böyle olunca da şeffaflık
sıralamasında ancak 87. sırada kendine yer bulabildi (9). Yani ülkede devlet
ile ilişkili yolsuzluk algısında ciddi bir artış oldu.
Mali
bilgi paylaşımında ketumluk…
Türkiye finansal sisteme ait bilgilerin uluslararası
kamuoyu ile paylaşılması konusunda düzenlenen Finansal Gizlilik Endeksi’nde
sıralanan en ketum 30 ülke arasında yer alıyor.
Türkiye’nin en gizli tutum takındığı alanlar ise şunlar:
Şirketlere ve sahiplerine ait bilgiler (kırmızı bölge), kurumlar vergisi
beyanları (kırmızı bölge), ülkelerarası raporlama ve bilgi paylaşımı (kırmızı
bölge) ve kara para ile mücadele (sarı bölge) (10).
Yasa
dışı para trafiği
Ayrıca GFI adlı uluslararası bir kuruluş tarafından
düzenli olarak izlenen ve IMF, DB, BM ve OECD gibi kuruluşlarca da “yasa dışı
yollarla kazanılan uluslararası düzeyde transfer edilen, hareket ettirilen para”
olarak tanımlanan, ülkeye yasal olmayan para giriş ve çıkışlarına bakıldığında,
tek başına 2015 yılında Türkiye’ye 12,6 milyar doların girdiği ve aynı yıl 12,4
milyar doların çıktığı görülüyor (11).
Bu da hem geçen yılki cari açığın üçte ikisinin “Net Hata ve Noksan Kaleminden” karşılandığı
(12), hem de ülke zenginlerinin ülke milli gelirinin yaklaşık beşte birine denk
düşen bir serveti dışarıda (ağırlıklı olarak vergi cennetlerinde) tuttukları
gerçeği ile örtüşüyor (13). Benzer bir biçimde Macaristan’a aynı yıl giren yasa
dışı para miktarı 13,0 milyar dolar ve çıkan para 7,6 milyar dolar oldu (14).
‘Kısmen
Özgür’den ‘Özgür Olmayan’a doğru…
Bu gelişmeye paralel bir şekilde, Freedom House
tarafından demokrasi karşısındaki durumu ‘kısmen özgür ülke’ den ‘özgür olmayan
ülke’ ye değiştirilen (15) Türkiye’de (özellikle de yerel seçimlere doğru
giderken) iktidar cephesinin sarf ettiği sözler ve uygulamaları otoriterleşmeye
ilişkin çarpıcı örnekler sunarken, aynı zamanda 16 yıl önce 3Y ile (yoksulluk,
yolsuzluk ve yasaklar) mücadele edeceğini beyan eden bir siyasal iktidarın
geldiği noktayı da sorgulatıyor.
…devam edecek: Yolsuzluk azalmıyor, artıyor…
Dip notlar:
(1) Oxfam, Public Good or Private Wealth, www.oxfam.org (January 2019).
(2) ”This is
one of my favorite infographics. A lot of people underestimate just how much
life has improved over the last two centuries: https://b-gat.es/2S23hlG”.
(3) Jason Hickel,
(4) FAO, The State of Food Insecurity in
the World, 2013’den aktaran Jean Ziegler interviewed by Éric Toussaint, Geopolitics of Hunger,
http://brechtforum.org/economywatch/geopolitics-hunger, (16 February 2012).
(5) OECD, Social and Welfare Statistics: Income Distribution, https://data.oecd.org/inequality/poverty-rate.htm
(16 February 2019).
(6) Transparency International, Corruption
Perceptions Index 2018 (January 2019).
(7) Agr.
(8) László Andor, “Social Resistance in
Hungary”, https://www.socialeurope.eu/social-resistance-in-hungary
(28th January 2019).
(9) Tranparency
International, agr.
(10) Financial Secrecy Index 2018- Narrative Report on Turkey,
https://www.financialsecrecyindex.com (7 February 2019).
(11) GFI, Illicit Financial Flows to and from 148 Developing Countries: 2006-2015
(January 2019), s. 36.
(12) Mahfi Eğilmez, “Cari Açık Nasıl
Finanse Edildi?”, https://www.mahfiegilmez.com/2019/02/cari-ack-nasl-finanse-edildi.html
(14 Şubat 2019).
(13) Annette Alstadsæter, Niels
Johannesen and Gabriel Zucman, Who Owns
the Wealth in Tax Havens?, Macro Evidence and Implications for Global
Inequality, (27 December 2017), s. 28.
(14) GFI, agr., s. 34.
(15) Transparency International, agr.
Bu, böbrek satmak isteyen herkese açık bir ilan, böbrek nakli ihtiyacı olan hastalarımız var, bu nedenle böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen iowalutheranhospital@gmail.com adresindeki e-posta adresimizden bizimle iletişime geçin.
YanıtlaSilAyrıca +1 515 882 1607 numaralı telefondan whatsapp'ı arayabilir veya bize yazabilirsiniz.
NOT: Güvenliğiniz garanti altındadır ve hastamız, onları kurtarmak için böbrek bağışı yapmayı kabul eden herkese büyük miktarda para ödemeyi kabul etmiştir. Sizden haber almayı umuyoruz, böylece bir hayat kurtarabilirsiniz.
Bizimle iletişime geçin:
YanıtlaSilBBM INVITE ile: {D8980E0B}
WhatsApp: (+ 44) 7480 729811
Tel .... (+ 44) 7480 729811
(İskandalestari.kreditpersatuan@gmail.com)
Meşru, dürüst, saygın ve acil bir krediye mi ihtiyacınız var? Yasal borç arayışınız bugün burada sona eriyor, çünkü finansal ihtiyaçlarınızı karşılamak için buradayız. Bankalar veya finans kurumu tarafından herhangi bir nedenden dolayı bir kredinizi reddettiğinizde, artık endişelenmeyin Finansal sorunlarınız hakkında biz maddi talihsizliğinizin çözümü biziz. 32.000'in üzerinde işletme sahibine işletme kredisi milyarlarca (farklı para birimleri) verdik. Büyümek için doğru işletme kredisini sağlamak için kendi belirlediğimiz risk teknolojimizi kullanıyoruz. senin işin. Düşük faiz oranlı her türden kredi sunuyoruz ve kredinizi geri ödeme süresi de krediniz Kötü bir krediniz var mı? Faturaları ödemek için paraya mı ihtiyacınız var yoksa yeni bir işe başlamak gerekli mi? Yetersiz fon nedeniyle bitmemiş bir projeniz var mı? Yararlanacak herhangi bir uzmanlığa yatırım yapmak için paraya ihtiyacınız var mı? ISKANDAR LESTARI KREDİ FİRMASI amaç mükemmel profesyonel finansal hizmetler sunmaktır
Bu, böbrek satmak isteyen herkese açık bir ilan, böbrek nakli ihtiyacı olan hastalarımız var, bu nedenle böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen iowalutheranhospital@gmail.com adresindeki e-posta adresimizden bizimle iletişime geçin.
YanıtlaSilAyrıca +1 515 882 1607 numaralı telefondan whatsapp'ı arayabilir veya bize yazabilirsiniz.
NOT: Güvenliğiniz garanti altındadır ve hastamız, onları kurtarmak için böbrek bağışı yapmayı kabul eden herkese büyük miktarda para ödemeyi kabul etmiştir. Sizden haber almayı umuyoruz, böylece bir hayat kurtarabilirsiniz.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilMerhaba!
YanıtlaSilAcil Kredi ihtiyacınız var mı? Bireysel veya Ticari Kredilere mi ihtiyacınız var? Aylık taksitin azaltılmasında size yardımcı olabilecek saygın bir Finans Kurumu'yuz, bu sayede müşterilerimiz ay sonuna kadar nefes alabilecekleri odaların yanı sıra uygun ödeme seçeneklerine de sahipler. Bize şu adresten ulaşın: Howardfinancialaid@yahoo.com
Hizmetlerimiz aşağıdakileri içerir:
* Araç Finansmanı
*Bireysel kredi
* Borç konsolidasyonu Kredisi
*İş kredisi
* Yeniden Finansman Kredisi
* Ev Kredisi
* Mortage Kredileri, vb.
Kredilerimiz azami güvenlik için iyi sigortalanmış önceliğimizdir. Geceleri uykunuzu kaybediyorsanız, yasal bir borç verenin nasıl alınacağına mı merak ediyorsunuz? % 4'lük düşük faiz oranına yardımcı olabiliriz. Biz güveniliriz ve detaylar kesinlikle gizlidir.
Not: Bizimle iletişime geçtiğinizde ek şartlar size çevrimiçi acentelerimiz tarafından iletilecektir: Howardfinancialaid@yahoo.com
En iyi dileklerimle.
Aşağıdakileri içeren çok çeşitli finansal hizmetler sunuyoruz: İş Planlaması, Ticari ve Kalkınma Finansmanı, Mülkler ve İpotekler, Borç Konsolidasyon Kredileri, Ticari Krediler, Özel krediler, Bireyler, şirketler ve kurumsal kurumlar için yıllık faiz oranı düşük olan Ev Finansman Kredileri. Aileniz için en iyisini alın ve Genel Kredi programımızla birlikte hayalinizdeki evin sahibi olun. İlgilenen başvuru sahipleri şunları yapmalı :::::::::::::::::::::::::::
YanıtlaSilAracılığıyla bize ulaşın
Sadece WhatsApp: (+ 44) 7480 729811
Tel .... (+ 44) 7480 729811
E_mail: (iskandalestari.kreditpersatuan@gmail.com)
Merhaba,
YanıtlaSilMemnuniyetiniz için rahat bir krediye mi ihtiyacınız var? Yerli ve yabancı borçlulara% 3'lük uygun faizli kredi sunuyoruz. Sertifikalı, güvenilir, güvenilir, verimli, hızlı ve dinamik, birlikte çalışıyoruz. en fazla 2 ila 50 yıl arasında uzun vadeli kredi veriyoruz.
Borç ödemek, bir iş kurmak veya başka bir nedenle doğrudan, kolay ve uygun fiyatlı bir krediye mi ihtiyacınız var? Öyleyse, kredi talebiniz için lütfen bizimle iletişime geçin.
Bu teklif ciddi insanlar içindir.
İlgileniyorsanız lütfen bizimle iletişime geçin:
E-posta: easyloanfirm2020@gmail.com
WhatsApp: +15125961871
Sertifikamız var,
güvenilir, güvenilir, verimli, hızlı ve dinamik.
Saygılarımla,
Derek Douglas
easyloanfirm2020@gmail.com
% 3 Basit ve uygun fiyatlı kredi teklifi
KREDİYE İHTİYACINIZ VAR MI?
YanıtlaSilFİNANSAL YÜKÜNÜ KENDİNİZE TUTMAYIN ŞİMDİ HERHANGİ BİR KREDİ İÇİN% 2 DÜŞÜK İLGİDE İLETİŞİME GEÇİNİZ. stevewilsonloanfirm@gmail.com whatsapp: +16673078785
Kredilerimiz maksimum güvenlik için sigortalıdır önceliğimizdir, Lider hedefimiz hak ettiğiniz hizmeti almanıza yardımcı olmaktır, Kredi programımız en hızlıdır.
Seçtiğiniz herhangi bir para biriminde {ABD Doları, pound, Euro, Dinar, vb.) Ve krediyi geri ödemek için 1 ila 30 yıl süreyle (güvenli ve teminatsız) kredi veriyoruz.
Herhangi bir krediye ihtiyacınız var mı ve düşük kredi puanınız mı var, Yerel bankalardan ve diğer finansal kurumlardan kredi almakta zorlanıyor musunuz? mali sorunun çözüm STEVE WILSON KREDİ FİRMA olduğunu.
Şartlar ve koşullar çok makul ve düşünceli.
Aşağıdakileri içeren çok çeşitli finansal hizmetler sunuyoruz: Noel Kredileri, İşletme Kredileri, Borç Konsolidasyon Kredileri, Bireysel Krediler, Araba kredileri, Otel kredileri, Öğrenci kredileri, Bireyler, şirketler için yıllık bazda% 2 düşük faiz oranına sahip Konut Refinansman Kredileri ve tüzel kişiler.
İlgilenen adaylar bize e-posta yoluyla ulaşmalıdır: stevewilsonloanfirm@gmail.com. whatsapp: +16673078785 Uygulayın ve finansal esaretten arınmış olun.
Sınav itirafları hakkında: Geç kalmış bir hasbihal 3 Yazar Ahmet Dönmez ahmetdonmez.net ...nice insanlar haksız yere ‘soru çalma’ iddiası ile gözaltına alınıyor, tutuklanıyor.Neden?Eski Genelkurmay İstihbarat başkanı Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin,Youtube’daki Neyin Nesi TV’de yaptığı açıklamada:“Bu çocuklar tam da komuta kademesinin istediği çocuklar.Yani zeki,‘emredersiniz’diyor,çok fazla eleştirmiyor,her türlü görevi yapıyor.Bunların hepsi çok çalışkan insanlar olmuşlar, yani bana da deseler şimdi‘Kimleri seçeceksin?diye, onlardan seçerim.“Soru verme de orada sistematik olarak yapılan bir uygulamaydı.Kesin konuşuyorum,evet.Çünkü ‘soru çalma’ iddiaları gerçek, biliyorum.Hem “Soruları aldım” diyen hem de “Soruları verdim” diyen onlarca isimle konuştum.Dinlediklerimin doğruluğunu farklı kaynaklardan teyid ettim.Müstear adıKerem’in kastettiği vicdan azabı veren bu işler arasında soru verme de vardı.“Mesela bir arkadaş GATA’ya girecekti.Sorular verildi” diyor.Peki sorular nasıl veriliyordu?Müstear adı Polat… Bu kısmını da ondan dinleyelim: Bu soru çalma meselesiYüzde yüz canım!Ben kendim kaç tane öğrenciye verdim.İçinde olmasam ben de komplo teorisi derim.İsmi bile var bu işin: ‘Fetih okuma’. Sınav sorularını vermenin şifreli adı ‘Fetih okuma’dır.”Polat,işleyen sistemle ilgili şu tür detaylar veriyor:“Ben kendi baktığım birim için söyleyeyim. Mesela kurum içi sınavlar oluyor. Terfi sınavları. Arkadaşlardan uygun gördüğümüze diyoruzki,‘Bu sınava başvur.Şu şu kitapları al, şu testleri al, çalış’.Bunu söylerken işyerinde çalışması özellikle vurgulanır.Böylece herkes onu çalışırken görür.O sınava gireceğini herkes bilir.Hiç bir zaman kişiye,‘Sana soru vereceğiz, rahat ol, sıkıntı yok’demeyiz.Arkadaş zaten sınava hazırlanır.Sınava bir veya iki gün kala Fetih okuma olayı gerçekleşir.Sorular bize yukarıdan dijital ortamda gelir.Diyelim ki 100 soruluk sınav; A paketinde 70 tane soru, B paketinde 70 soru, C paketinde 70 soru var ama bunlar aynı 70 soru değil. Birbirinden farklı 70 soru, ki aynı şıkları işaretlemeleri tedbirsizlik olur. Sonra dijital ortamda sorular verilir.Kağıt kalem kullanmak yasaktır.Arkadaş iki-üç saat bilgisayar ortamında sorulara ve cevaplarına bakar.Yüz sorudan yetmiş tanesi moda-mod sorudur.10 tane,15 tane de kendisi yapsa başarılı bir şekilde sınavı kazanır. 100 sorunun hepsi verilmez.Çünkü hepsini doğru yapar, bu da tedbir açısından sıkıntı doğurur.Zaten baraj70’tir.Belki sorular verilmese de arkadaş kazanacak ama riske edilmiyordu. Diyelim ki oraya 30 kişi alınacaksa 30’unun da bizden olması isteniyordu.17Aralık sürecinden sonra sorular dijital gelmemeye başladı.Peki bu sorular nereden geliyordu?Polat“Başımızdaki kişiden geliyordu.Ancak sadece askeri okul sınavları değil.KPSS,TUS,YDS(Yabancı Dil Sınavı) da geliyordu.ALES de geliyordu.Hepsi geliyordu.ÖSYM’nin yaptığı sınavların soruları da geliyordu.Ben konumum itibariyle bunların hepsini bilgi ile söylüyorum size.”cevabını veriyor.Müstear adı Halil“Ben bu göreve gelince hep merak ettiğim, ‘soru çalma’ şayialarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığını öğrenmek istedim.Eskiden beri bu hizmetlerde bulunan bir arkadaşla yürürken,‘Sınav soruları meselesinin de amma suyu çıktı ha!’ dedim.Arkadaş beni o birimde eski zannetti ve dedi ki, ‘Hocam eskiden biz sinevizyondan yansıtır yemin ettirirdik, şimdi ise sorular elden ele dolaşmaya başladı’Ben meseleyi biraz daha kurcalayınca arkadaş dedi ki, ’17-25’ten sonraki yıl bile falanca sınavda bu iş devam etti. Bazı branşlarda 12-13 yıldır, bazılarında 7-8 yıldır soruları veriyoruz.’ diye anlattı.Meğer yıllardır bu iş yapılıyormuş.Başımızdaki arkadaş bana dedi ki,‘Abi bunlar konjoktürel şeyler.Türkiye’nin gerçekleri bunlar.Abiler mutlaka Hocaefendi’nin onayını almışlardır.’Bu son 4 yılda soru aldığını ve verdiğini bizzat söyleyen onlarca kişi ile konuştum.Tanıdığım bir aile, bu soru çalma mevzuundan dolayı travma yaşıyor.Başından beri iddiaların gerçeği yansıtmadığını savunan bu aile, geçtiğimiz günlerde kendi oğullarının,“Biliyor musunuz, polis akademisi sınavlarının soruları bana verilmişti” itirafı ile sarsıldı.
YanıtlaSil